Yunan Kilisesi özür dileyeceğine kıvırmayı tercih etti…
Basın Bürosundan yapılan açıklama ile Başpiskopos İeronimos’un söyledikleri bir birini tutmuyor. Kilise neyin peşinde?
Yunanistan Başpiskoposu İeronimos’un İslam’ı hedef alan kışkırtıcı sözlerine gelen tepkiler üzerine, Atina Başpiskoposluk Basın Bürosu’ndan yazılı açıklama geldi.
Müslümanlardan özür beklenen açıklamada İeronimos’un İslam’ı çarpıtmaya çalışan fundamentalistleri kastettiği iddia edilerek işlenen rezaletin örtbas edilmeye çalışıldığı görüldü.
Saçılanları toparlama niyetiyle yapıldığı anlaşılan ve özür ifadesine yer verilmeyen açıklamada, İeronimos’un “İslam din değildir. Siyasi bir parti ve harekettir. İnsanları da savaşın ve yayılmacılığın insanlarıdır” sözlerine açıklık getirilmezken, Başpiskopos’un İslam’ı çarpıtmaya çalışan fundamentalistleri kastettiği iddia edildi.
Kıvıran Atina Başpiskoposluk Basın Bürosu’nun açıklamasında şu ifadelere yer verildi:
“Yunanistan Başpiskoposu İeronimos, bir televizyon kanalına verdiği demeçte, Kilise’nin 1821 Devrimi’ne katkılarını konuştuğu esnada kastettiği, İslam’ın uç kesim fundamentalistler tarafından saptırıldığını ve bunların bütün dünyaya korku ve ölüm yaydıklarıdır.
Başpiskopos bu insanları kastetmiştir. Bu insanlar İslâm’ı araç olarak kullanarak değişik görüşleri olanlara, ateistlere, hatta inanlara karşı ölümcül bir silaha dönüştürmektedirler. Gerek Başpiskopos ve gerekse Yunanistan’daki diğer metropolitler bilinen tüm dinlere karşı Hıristiyanlık sevgisi ve dayanışmasını da katarak toplumsal ve insani durumlarda ayırım yapmadan hoşgörü göstermektedirler. Bunun en iyi örneği de, Trakya’da Hıristiyanlarla Müslümanlar arasındaki barış ve birlikte yaşamdır.”
TRAKYA’DAKİ BARIŞ VE BİRLİKTE YAŞAM KİLİSE’YE RAĞMEN SAĞLANMIŞTIR
Kamuoyuna göre Kilise, en azından Batı Trakya’daki Müslümanlardan özür dileyeceğine, büyük bir pişkinlikle rezaletini “Trakya’da barış ve birlikte yaşamı” sahiplenerek temizleme kurnazlığı sergilemiştir. Batı Trakya’daki barış ve hoşgörü, sağduyulu Müslüman ve Hristiyan vatandaşların eseridir. Bu anlamda asıl emek, fundamentalist Metropolitler ve Kilise başta olmak üzere her türlü saldırılara rağmen sabreden ve sağduyulu davranan mazlum Azınlığındır ve bunu kibirli Kilise’ye yedirecek kadar da akıllı ve uyanıktır.
PATRİKHANE’NİN TEPKİSİ NE OLACAK?
Kamuoyunda merak edilen bir diğer konu da İstanbul Rum Patrikhanesi’nin olan bitenlere tepkisidir. Azınlık psikolojisinin ne olduğunu çok iyi bildiğini her fırsatta dile getiren Patrik Bartholomeos’un bu gelişmeler üzerine söyleyecekleri merak konusu.