Batı Trakyam Haber

Millet gazetesine 50 bin euroluk bir tazminat davası daha…

Türk Azınlığı’nda “İerodidaskaloslar” olarak bilinen tayinlilerden 5 imam, gazetemizden dinen haram olan faizi ile birlikte 50 bin euro tazminat talep ediyor.

Batı Trakya Türk Azınlığı’nda “İerodidaskaloslar” olarak bilinen ve istenmeyen sözde “İslam Dini Din Öğreticileri Derneği”nin Başkanı ve 4 üyesi, Millet gazetesinden dinen haram olan faizi ile birlikte 50.000 euro tazminat talep ediyor.

“İerodidaskaloslar Derneği” üyesi 5 sözde din öğreticisi, gazetemizin internet sayfasında 1 Ağustos 2020 tarihinde yayımlanan “Miçotakis hükümetinden Türk Azınlığa darbe üstüne darbe” başlıklı haberinde, “itibar ve şereflerini rencide eden ‘yalan’, ‘karalayıcı’ ve ‘iftira’ nitelikli ifadelerin kullanıldığı iddiasıyla tazminat davası açtı.

Millet gazetesinin bahse konu haberinden şikayetçi olan “İerodidaskaloslar Derneği”nin Başkanı Mehmet Mustafa ve üyelerinden Ahmet Ali Abdullah, Mustafa Baş Mustafa, Mustafa Baş Mehmet ve İlyas Hüseyin isimli sözde “İslam Dini Din Öğreticileri” gazetemizden 50 bin euro tazminat talebiyle İskeçe Asliye Hukuk Mahkemesi’ne başvurdular.

6 Nisan Salı günü Avukat Stergios Kellis tarafından yatırılan dava dilekçesi 8 Nisan Perşembe günü Millet gazetesine ulaştırıldı. Açılan tazminat davası 15 Kasım 2021 Pazartesi günü İskeçe’de görüşülecek.

SÖZDE DİN ADAMLARI HARAM OLAN FAİZİ TALEP EDİYOR

Millet gazetesinin haberinden şikayetçi olan ve dava dilekçesinde isimleri geçen sözde “İslam dini öğreticileri”, her birine ayrı ayrı 10’ar bin euro olmak üzere toplam 50.000 euro tazminatı İslam dininde haram olan faizleriyle birlikte talep ediyorlar.

İslam dini öğreticisi olduklarını iddia eden ve gazetemizden tazminat talep eden bu şahısların tazminatla birlikte davanın açıldığı günden itibaren davanın sonuçlanmasına kadar geçecek süre içinde, dinimizce haram olan faiz talebinde bulunmaları büyük bir skandal olarak kayıtlara geçti.

Dava dilekçesinde, söz konusu haberdeki bazı ifadelerden, 130 tayinli İerodidaskalos’tan sadece beşinin rencide edildiği, bu kişilerin bazı ifadeleri hakaret olarak kabul ettiği ve bu nedenle iddia ettikleri manevi zararın haram olan faiz ile birlikte tazmin edilmesini talep etmeleri dikkat çekti.

Gazete haberinin tercümesine keyfi anlamlar yüklendiği anlaşılan dava dilekçesinde, “İeordidaskalos”lara (toplumda bilinen adıyla “240 İmam Yasası” memurlarına) “asılsız haberle hakaret edildiği ve bu haberle dini duygular kışkırtılarak azınlığın milliyetçiliği ve fanatizminin güçlendirilmeye çalışıldığı” iddia edilmektedir.

Millet gazetesi, “karalayıcı ve iftira nitelikli ifadeler” içerdiği iddia edilen haberde, Yunanistan Eğitim ve Din İşleri Bakanlığı’nın Azınlığımızı yok sayarak keyfi olarak hazırladığı ve Tayinli Müftü Naiplerinin Gümülcine ve İskeçe’de bulunan medreselerde Encümen Heyeti Başkanı olmalarını öngören yasayı ele almıştı. Haberde konu, kapsamlı bir şekilde analiz edilmiş ve bu çerçevede Azınlık nezdinde kabul görmeyen İerodidaskalos’lar meselesi toplumumuzun tepkileri doğrultusunda yansıtılmıştı.

HAKARET KABUL ETTİKLERİ TABİRLERİ DAVA DİLEKÇESİNDE KENDİLERİ KULLANMIŞLAR

Dava dilekçesinde kendilerine “sözde din öğreticileri” denmesinden rencide olduklarını ifade eden 5 bakanlık memurunun, Batı Trakya Müslüman Türk Azınlığı için “Sözde Türk Azınlık” tabirini kullanmaları da dikkat çekti. Rencide edici ve hakaret olarak kabul ettikleri tabirlerle, kabul etmeseler de mensubu oldukları Batı Trakya Müslüman Türk Toplumunu “Sözde Türk Azınlık” olarak ifade etmeleri, kendi toplumlarına ve özlerine ne denli yabancılaştıklarının göstergesi olarak dikkatlere takıldı.

YUNANİSTAN NE YAPMAYA ÇALIŞIYOR?

Yunanistan, Türk Azınlığa yönelik uyguladığı asimilasyon politikaları çerçevesinde özellikle son yıllarda çalışmalarına hız vererek “azınlık” statüsünü aşındıran kanun ve düzenlemelerle din ve eğitim kurumlarına el koymaktadır.

Daha önce isminde “Türk” sözcüğünü bulunduran dernekleri kapatarak Azınlığın milli kimliğini yasaklayan devlet, şimdi de insan haklarına aykırı kanunlarla “azınlık” statüsünü de ortadan kaldırarak Batı Trakya Türk Azınlığını “Yunan Müslümanları”na dönüştürmeyi amaçladığı anlaşılmaktadır. Bunun için de maaşlı din memurları ve benzeri kadrolarıyla Azınlık kurumlarına el koyarak keyfi olarak şekillendirmektedir.

Anlaşılan o ki, Batı Trakya Türk Azınlık toplumu, insan hakları ve uluslararası anlaşmalara aykırı bir şekilde yapılan müdahale ve baskılara karşı tepki gösterdiğinde, devlet mekanizması harekete geçerek farklı şekillerde susturma yöntemlerine başvurmaktadır. Açılan bu davalar da bunun en açık göstergelerinden biri olarak tarihi kayıtlara geçmektedir.

Kaynak
milletgazetesi.gr

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu