ABTTF’den Yunanistan 2021 İnsan Hakları Raporu’na paralel rapor…
ABTTF hazırladığı paralel raporda, Batı Trakya Türk toplumunun sorunlarını ve maruz kaldığı hak ihlallerini ayrıntılı olarak dile getirdi.
Avrupa Batı Trakya Türk Federasyonu (ABTTF), Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Dışişleri Bakanlığı tarafından yayımlanan Yunanistan 2021 İnsan Hakları Raporu’na paralel bir rapor hazırlayarak ABD’nin yetkili makamlarına iletti. ABTTF paralel raporda, Batı Trakya Türk toplumunun insan ve azınlık hakları alanında yaşadığı sorunlar hakkında ayrıntılı bilgi verdi.
ABTTF, 2021 raporunda ulusal/ırksal/etnik azınlık grupların üyeleri başlığının silinmesi ve Batı Trakya Türk toplumunun sorunlarına sınırlı yer verilmesinden duyduğu hayal kırıklığını dile getirdi.
Yargıtay’ın 29 Haziran 2021 tarihinde aldığı kararla, İskeçe Türk Birliği’nin (İTB) Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) kararının uygulanması ve resmi tüzel kişiliğinin iade edilmesi talebini reddettiğini belirten ABTTF, İTB’nin 10 Temmuz 2021 tarihinde düzenlediği yürüyüşle Yargıtay’ın AİHM içtihat hukukunu yok sayan kararını protesto ettiğini kaydetti.
Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi’nin Batı Trakya Türk toplumunun yer aldığı “Bekir Usta ve Diğerleri Dava Grubu” ile ilgili AİHM kararlarının uygulanmasını yakından denetlediğini not eden ABTTF, Yunan ulusal mahkemeleri tarafından kaydedilmeyen Rodop İli Türk Kadınları Kültür Derneği ve Meriç İli Azınlık Gençleri Derneği’nin temyiz başvurularının 1 Ekim 2021 tarihinde görüşüldüğünü ancak tamamen siyasallaştırılan bu dava grubundaki söz konusu iki dernek hakkında da Yargıtay’ın olumlu bir karar vermesinin beklenmediğini dile getirdi. ABTTF, Yunanistan’ı “Bekir Usta ve Diğerleri Dava Grubu” ile ilgili AİHM kararlarının uygulanmasına yönelik gerekli tüm tedbirleri daha fazla gecikmeden ivedilikle almaya ve “Türk” isimli derneklerin kaydedilmesine izin vermeye çağırdı.
Din özgürlüğü başlığı altında, 1913 Atina Anlaşması ile Batı Trakya Türk toplumuna kendi dini liderlerini seçme hakkının tanındığını ve bu hakkın 1923 Lozan Antlaşması ile garanti altına alındığını belirten ABTTF, buna karşın Yunanistan’ın Batı Trakya Türk toplumunun seçtiği müftüleri tanımadığını ve müftüleri atadığını kaydetti.
Eğitim başlığı altında Batı Trakya Türk toplumunun 1923 Lozan Antlaşması ile kendi eğitim kurumlarını kurma, yönetme ve kontrol etme hakkına sahip olduğunu hatırlatan ABTTF, Batı Trakya Türk toplumunun sahip olduğu bu özerkliğin yıllar içerisinde çeşitli yasal düzenlemeler ve uygulamalar ile tahrip edildiğini dile getirdi. Özerk statüye sahip olmalarına rağmen Batı Trakya’daki çift dilli Türk ilkokullarının 2010’da alınan tasarruf önlemleri kapsamında öğrenci azlığı gerekçe gösterilerek her yıl teker teker kapatıldığını not den ABTTF, Batı Trakya Türk toplumuna karşı sistematik ayrımcılığın bir aracı haline gelen bu uygulama sonucunda 2008’de 194 olan Türk ilkokulu sayısının yıllar içerisinde gitgide azaldığını ve 2021-2022 eğitim-öğretim yılında 103’e düştüğünü kaydetti.
ABTTF, Yunanistan’ı Batı Trakya Türk toplumunun 1923 Lozan Antlaşması ile garanti altına alınmış olan eğitim özerkliğini iade etmeye ve Türk azınlık okul sistemi içerisinde çift dilli anaokullarının açılması ile Batı Trakya Türk toplumunun çift dilli özel anaokulları kurmasına izin vermeye çağırdı.